Ramazan’da öğün sayısının değişmesinin midede problemlere yol açabileceğini söyleyen Kaplan, “Ramazan ayında öğün sayısı ve saatlerinin değişmesi mide problemlerine yol açabilmektedir. Mide ağrısı da bu devirde öne çıkan şikayetlerden biridir. Sahur ve iftarda mideyi yormayan, tok tutan fakat hafif besinler tüketmek, hakikat pişirme formüllerini kullanmak, yemeği daha yavaş yemek, sıvı alımına ihtimam göstermek üzere noktalara dikkat edilmelidir. Lakin tüm önlemler alınmasına karşın mide ağrısı geçmeyebilir. Bu süreçte uzman yardımı alınması çok kıymetlidir” dedi.
Mustafa Kaplan, mide sorunlarında ağrının sebebinin uygun bilinmesi gerektiğini söyleyerek, “Halk ortasında iman tahtası olarak bilinen bölgenin üzerinde, göğüs ön bölgesinin altında, karnın üst bölgesindeki ağrı birden fazla vakit mide ağrısı olarak isimlendirilmektedir. Ağrı bazen tek noktada başlayarak çoklukla sırta, sağa- sola ve bazen göğüs bölgesine yayılabilir. Ağrı kıvrandırıcı, gece uykudan uyandıran formda olabileceği üzere uzun müddetli sabit bir ağrı da olabilmektedir. Ağrının karakteri, yayılımı, aç yahut tokken ortaya çıkması ve eşlik eden durumlara nazaran kaynağı belirlenir. Mide ağrısı olanlarda ağrı ile birlikte bulantı bazen de kusma görülebilmektedir. Ağrı sebebi reflü ise göğüs ön bölgesinde yanma ve yediklerin geriye kaçması, yutmada zorluk, öksürük, ses kısıklığı, boğazda gıcıklanma üzere şikayetler de ortaya çıkabilir. Mide ülseri ağrıları çoklukla açlık durumunda yani geceleri artar. Pankreası ilgilendiren hastalıklarda ise sırt ağrısı ve jenerasyon şekli ağrı çok besbellidir. Safra kesesi taşına bağlı olan durumlarda genel de sağ üst tarafta yemeklerden sonra şiddetli ağrı olur. Mide ağrısı ile birlikte sol kola ve uzunluğuna yayılan ağrıya, nefes alamama, terleme üzere durumlar eşlik ediyorsa kesinlikle kalp krizi akılda tutulmalıdır. Mide ağrısı bazen baş ağrısına da sebep olur. Hamilelikte artan karın içi basınca bağlı olarak reflü ve mide ıstırapları ve mide ağrısı artar” tabirlerini kullandı.
GEÇMEYEN AĞRIYA DİKKAT!
Geçmeyen ağrıların ciddiye alınması gerektiğini belirten Kaplan, “Hastalar tarafından bu bölgenin ağrısı sıklıkla mide ağrısı olarak tanımlansa da öbür problemler bu ağrıya neden olabilir. Safra kesesi taşı, pankreas iltihabı, kalp ağrısı, kas ağrısı mide ağrısına sebep olabilir. Bu ayrımın yapılabilmesi için ultrason, endoskopi ve EKG yapılması ayrıyeten hastalardan kan analizleri istenmesi gerekebilir. Ağrı uzun müddettir devam ediyor, konutta uygulanan kolay yollar ile geçmiyor ve ‘alarm semptomu’ olarak nitelendirilen kanama ve kilo kaybı üzere durumlar varsa kesinlikle hastaneye başvurulması gerekir” dedi.
Mide ağrısında tedavinin muhakkak süreçleri olduğunu söyleyen Kaplan, kelamlarına şu formda devam etti:
“Mide ağrısı vakit zaman görülebilir. Öncelikle konutta uygulanabilecek kolay sistemler denenmeli ve şikayetler geçmezse hastaneye başvurulmalıdır. Hastanın birinci sefer mide ağrısı oluyorsa, şikayetleri haftada 1-2 kere üzere az sayıdaysa anti asit olarak bilinen çiğneme tabletleri yahut şurupları (etken unsuru sodyum aljinat + bikarbonat olan reflü baskılayıcı) süreksiz müddetli kullanabilir. Bu şurupların birçoklarında aslında karbonat vardır. Onun için konutta 1 bardak suya 1 kaşık karbonat atılıp hazırlanan bir karışım da birden fazla vakit mideye düzgün gelebilmektedir. Mide asidini baskılayan mide gözetici ilaçlar da (proton pompa inhibitörü ilaç grubu) doktora danışılarak günde 1 sefer sahurdan evvel aç karnına alınacak biçimde başlanabilir. Şayet bu ilaçlar alınacaksa bunların 1 ay uzunluğunda devamlı bir biçimde kullanılmasını tavsiye edilir. Bu ilaçların tesiri genelde 3-5 güne başlamaktadır. Ramazan ayı boyunca reflü ve mide ağrısı için bilhassa asitli içecekler ve besinlerden uzak durulması; çay, kahve, sigara ve alkol kullanımın azaltılması, yatak başının yükseltilmesi, yemek yedikten sonra çabucak yatılmaması üzere tedbirlere de dikkat edilmelidir. Sakız çiğnemek birçok vakit mideye güzel gelir lakin sakız şekerli yahut tatlandırıcılı ise gaz şikayetine yol açabilir. İftar ile sahur ortasında sakız çiğneyerek mide de aşikâr oranda rahatlama sağlanabilir. Karnı sıkacak kıyafetlerden uzak durulmasıdır, karın bölgesinin gevşetilmesi de önerilebilir. Bilhassa yağlı yemekler safra taşına bağlı olan ağrıları artırabileceği için uzak durulmalıdır. Spor ve antrenman uygundur lakin ağır antrenmanlar de karın içi basınca neden olup mide şikayetlerini artırabilir.”
News
